"30 bin liranın altında bir asgari ücret kabul edilemez" "30 bin liranın altında bir asgari ücret kabul edilemez"

KAHRAMANMARAŞ (SHA) - BLC Group Yönetim Kurulu Başkanı Şahin Balcıoğlu, Bloomberg HT TV’de yayınlanan İş Dünyası programının konuğu oldu.

Kahramanmaraş merkezli yaşanan 6 Şubat depremleri sonrası ticaretteki son duruma ilişkin değerlendirmelerde bulunan Balcıoğlu, deprem bölgesinde iş hareketliliği, mücbir sebep halinin 31 Ağustos’ta sona ermesi ve tekstil sektörünün durumunu konuştu.

Kahramanmaraş’ta herkesin gücü yettiğinde bir şeyler yapmak için koşturduğunu anlatan Balcıoğlu, koordinesizlik ve anlaşılmamaktan kaynaklı yaşanan sıkıntılar olduğunu dile getirdi.

Depremde yıkılan Azerbaycan bulvarındaki binaların yapımını Azerbaycan hükümetinin üstlendiğini ve orada harıl harıl çalışıldığını söyleyen Balcıoğlu, şunları kaydetti: “Şehrimizin neredeyse yarısının yıkılmış olduğu yerde, hepsinin tekrar tamamlanması çok zor. TOKİ’ler çalışıyor ve devam ediliyor. Bir kısmına insanlar taşındı ancak mecburiyetten taşındılar her şey bitmedi. Bunların tamamlanması zaman alacak, 1.5 yıl oldu ve daha yarım yıla ihtiyaç var. Bunlar devam ederken, sıkıntılarda devam ediyor. Bunun da en başında mücbir sebep var.”

31 Ağustos’ta sona erecek mücbir sebep ile ilgili ise Balcıoğlu, “Biz deprem nedeniyle bazı sigorta ve vergi borçlarımızı ödemedik ama bunu 3-4 ay uzatıyorlar. Bu ay sonunda bu uzatılan kısım bitiyor. Yeniden uzatılır mı? Bilmiyoruz ama uzatılması gerektiğini düşünüyoruz ve yetkililerden rica ediyoruz. Türkiye bizden daha büyük olmayan bir Van depremi yaşadı ve orada 6 yıl bununla ilgili öteleme yapıldı. Biz bunu neden istiyoruz? Bir insanın iş yeri yok, konteynerde yada bir çadırda bunu yapmaya çalışıyor. Makinesinin bir kısmı bozulmuş ama yarısı ile yapmaya çalışıyor. Zaten müşterisini kaybetmemek ve olan durumunu korumak için el birliği ile ayağa kalkmak istiyoruz. Siz düşünün şimdi bu ayın ve geçen ayların sigorta borçlarını ödeyeceksiniz. Vergi borçlarınızı ödeyeceksiniz, şu an uçuca getiren bir yapımız varken, siz ucuna bir de onu yüklerseniz ki, duyumlar alıyoruz hoşumuza gitmeyen şeyler duyuyoruz. Taksitlendirme yapılırsa, bunun için teminat mektubu istenecek gibi duruyor. İnsanlar şu an zaten bankaya gidemiyor. Kredilerin yüksek olması ve faizlerden dolayı”  dedi.

Balcıoğlu, tekstil sektöründe yaşanan gelişmelere ilişkin değerlendirmesinde ise Türkiye’nin kendi başına bir Pazar olmadığını, dünyada neler olduğunun iyi okunması gerektiğini ve alıcıların her zaman alternatif bulabileceğinin bilinerek hareket edilmesi gerektiğini belirtti.

Çin hükümetinin 2 yıl sonraya vadeli mal satıldığında dövizi sabitlediğini ve bu yüzden Türkiye’nin kendi yağında kavrulması gerektiğini anlatan Balcıoğlu, şöyle devam etti: “İçerideki maliyetlerin ve her şeyin yükselmesi bizi maalesef bu pazarlardan alı koyuyor. Dolayısıyla en büyük sektörümüz tekstilde, maalesef Kahramanmaraş’ta da 3 tane firmamızın iş yerini kapattığını duyduk. Üretim, hammadde ve işçilik artık çok pahalı. Enerji de pahalı. Bunları verip depoya mal yaptılar, depoda yer kalmadı. Şu anda malları satamıyorlar dünyada alıcı yok. Bir şeyler yapmamız lazım, artık kredi ile dönemezsin. Müşteriyi kaçırmamak için depoda zaten yeterince mal var. Üretimi durdurmanın daha doğru bir yol olduğunu söylediler. Çünkü yarın ne olacağını kimse bilmiyor. Sattığı şeyi yerine koyamıyor üretici.”

Balcıoğlu, “Bir gemide hep birlikte yaşıyorsak, bu işin tek yolu var birlikte çalışmak. Üretemiyorsak, yapamıyorsak, dışarıdan gelmeyle bu iş olmuyor. Elden gelen öğün olmaz, oda vaktinde olmaz misali, biz buna muktediriz. Eğer birazcık bize destek olunur ve gayret edilip hadi yürüyün, bize yanınızdayız diyen olsa biz bu işin altından kalkacağız” diye konuştu.

Editör: Akif Arslan