Hocalar, hocalık yapsa tamam da...

AKİF ARSLAN

Toplumda bazı kişiler yön vericidir.

Anne-baba, abla-bacı, teyze-hala, amca-dayı gibidir.

Okuma-yazma öğretir kimileri. İlim-irfan öğretir bazıları.

Bedensel gelişim. Ruhsal gelişim. Kişilik gelişimi.  Karakter gelişimi.

Toplumda bireylerin ayakta kalmasını sağlar bu gelişimler.

Öğretmen, imam, ihtiyar heyeti, muhtar vs.

Eski bir müftümüz, bir ziyaret esnasında gazetenin tebliğ görevi yerine getirmeye çalıştığını ifade etmiş ve dolayısıyla peygamberin vekilliğini yapan gazetecilerin önemine vurgu yapmıştı.

Bakıyoruz öğretmen olsun, imam olsun, muhtar olsun, diğer yön vericiler olsun. Hepsi kendi derdinde şimdi.

Ben aslen Büyüksır’danım.

Doğma büyüme de Tekke’denim.

14 yaşında matbaaya başladım ve 20 yaşında da gazetede çalışıyorum. Gazetecilikten emekli oldum.

Dumlupınar İlkokulu, Gazi Ortaokulu, Ticaret Meslek Lisesi okudum. Allah nasaip etti. Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi’ni de bitirdim.

Okuma ve yazmayı Makbule Doğan öğretmenimden öğrendim. Sonrasında da Behzat Büyükciğer okuttu, ilkokulu...

İlkokul sonrasında da ortaokula gitmeden Tekke’den Sarayaltı Camiine Ali Söyler hocama gittim, malum o yaşta Kur’an eğitimi alınır.

İbadetimi yapacak kadar dini bilgilere sahip olduğumu düşünüyorum. Peygamber Efendimizin “İlim Çin’de de olsa öğrenin” hadisine uygun öğrenmek için de her şeyi yapıyoruz.

Sonradan futbol antrenörlüğü ve spor yöneticiliğine soyunduk. Yaklaşık 20-25 yıl bu işi yaptık, gazeteciliğin yanısıra. Övünmek gibi olmasın da, bugün kentin sporunda büyük emeğimiz var, diye düşünüyorum.

Neyse konu benim geçmişim değil. Elbette bizim dünümüzü bilen biliyor. Bilmeyen de sorar öğrenir.

Konu günümüz hocalarıdır. Eğitmen de denebilir. Hoca, dediğimizde öğreten aklımıza gelir.

Günümüzde hocalık yapanları bir düşünün. Öğretmeni, imamı, antrenörü (çalıştırıcı)... Kısacası tüm öğreticiler.

Hoşgörümüze sığınırım ama hepsini sıkıntısı belli. Günümüz ekonomik durumu göz önünde tuttuğumuzda hepsinin sıkıntısı belli.

Ama ne olursa olsun, hiç bir sıkıntı görevi saklamayı gerektirmez. Özellikle doğru yanlışı, helal haramı öğrendiğimiz hocaların öğretilenin aksine tavır sergilemesi kabul edilemez.

Özellikle imamların tavrı iyi olmalıdır.