YERİ GELDİKÇE / AKİF ARSLAN
Ya işte böyle...
Artık uzun söze gerek yok. “Armut piş, ağzıma düş” değil her şey.
Bildiğimiz bir şey var ki; zaman her şeyin ilacıdır.
Artık üç seçim var. Biri reisin seçildiği seçim, biri vekillerin seçildiği seçim, biri de belediye başkanlarının seçildiği secim. Ya da kafa karıştırmadan biri genel biri de yerel seçimlerdir.
20 yıldan bu yana ülke Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) tarafından yönetiliyor. Hatırlayın, bu akım Recep Tayyip Erdoğan tarafından kuruldu. İlk başbakan Abdullah Gül idi, sonrasında siyasi yasağı bitip vekil seçilince Recep Tayyip Erdoğan oldu, ardından Ahmet Davutoğlu ve son olarak da Binali Yıldırım bu görevi yerine getirdi.
AK Parti, daha sonra da TC Cumhurbaşkanlığı görevini üstlendi. Akımın ilk Reisi Cumhuru Abdullah Gül idi. Görev süresi bittiğinde de Reisi Cumhurluğa Recep Tayyip Erdoğan seçildi. Halk ta tercihini Erdoğan’dan yana kullandı.
Ama son genel seçimlerin ardından yapılan yerel seçimlerde AK Parti’nin beklendiği bir gelişme yaşandı. Yerel seçimlerde AK Parti, CHP’nin gerisinde kalarak ikinci parti konumuna düştü.
Ülke çapında 20 yıldan fazla süren AK Parti hâkimiyeti, Kahramanmaraş’ta 30 yıla yaklaştı. ANAP’tan belediye yönetimini devralan Refah Partisi, Ali Sezal ile iki dönem bu işi yürüttü. Daha sonra da Refah Partisi kapatılınca Fazilet Partisi ile Hanefi Mahçiçek bu görevi üstlendi. Mahçiçek ile daha sonra da AK Parti dönemi başladı. Mustafa Poyraz, son il belediye başkanı olarak tarihe geçti.
İlk büyükşehir belediye başkanı da yine AK Parti’den Fatih Mehmet Erkoç oldu. Ardından da Hayrettin Güngör bu görevi üstlendi. Fatih başkandan sonra da Hayrettin başkan bir dönem görev yaptı.
Ne oldu ise Kahramanmaraş Merkezli “Asrın Felaketi”nden sonra oldu zaten. Önce Kahramanmaraş’tan Cumhur İttifakından seçilen vekillerin tamamı liste dışı kaldı. Son genel seçimlerde AK Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) vekillerinin tamamı değişti. CHP’li iki isim (biri sonradan DEVA Partisinden olsa da), TBMM’ye girdi. AK Partili vekil sayısı 5’e düştü (7 vekilli günler geride kalıyor).
Şimdi susmak zamanı mı?
Bana göre, sana göre veya ona göresi yok bu işin. Herkes konuşmalıdır. Herkes eteğindekileri etrafa saçmalı da kırmadan, incitmeden.
İsterseniz önce ben başlayın konuşmaya. İsteyen de konuşabilir. Konu ile ilgili olarak fikir beyan edecek olan varsa, yazılı olmak şartıyla sütunlarımız açıktır, biline yani...
Şu anki büyükşehir belediye başkanımız ismi açıklandığında herkes bir şeyler söyledi. Ama Reis böyle istedi. Aslen Türkoğlulu olan Erkoç başkan ve Göksunlu olan Hayrettin başkanın ardından aslen Kahramanmaraşlı olan ve Parti’den yetişen Fırat başkan için de torbanın ağzının olmadığı gibi herkes bir şeyler dedi. Elbette gireceğiz ve görüyoruz da.
Mesela şu Kayseri Yolunu Binevler Yoluna bağlayan ve tam da köşede yeni açılacak özel hastanenin olduğu kavşak meselesi.
Bu kavsak neden yapıldı? Bir yandan tasarruf diyoruz ama bir yandan da harman savuruyoruz. Bir dünyasının dediği gibi burası tam bir “ebcilik” işi, Maraş tabiri ile...
Allah için bu kavşak neden yapıldı? Bilen varsa bana da anlatsın. Kayseri yolunun devamında Kılavuzlu’dan gelen araçlar, ta Hasancıklı (Expo) köprüsünden şehre geri dönüyor. Böyle bir şey kimin aklı bilemedim.
Aklımın yermediği ise karışmıyorum. Mahallenin seçilmiş Muhtarı var azaları var! Mahallenin bulunduğu ilçenin belediye başkanı var, meclis üyeleri var!
Hem bu memlekette iktidar var (yani AK Parti’nin ta kendisi ki MHP de ortağı), muhalefeti var (başta CHP, ardından Yeniden Refah, İYİ Parti, DEVA ve diğerleri). Hem ben kim oluyorum ki bu konuda akıl yürüteyim. Altı üstü emekli olarak ezim ezim ezilen bir insanım.
Ekmeğimi yer keyfine bakarım.
İster özel hastane için ebcilik usulü bir kavşak yapılsın, isterse birilerinin keyfi sürülsün. Herkes Allah katında sorumludur ede.
Ben bilmem bu kavşak işini... Eskiden olsa (mürettiplik zamanı) “k” yerine “y” yazar, yanlış olmuş derdik değil mi Efe kardeşim.