CEM DAĞISTANLI - ANKARA (AA) - Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), yapay zeka ile İstanbul'da meydana gelebilecek bir depremin oluşturabileceği hasar ve kayba ilişkin sonuçlar üreterek kapsamlı çalışmalar yürütüyor.

AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar, İstanbul'da olası bir deprem riskine karşı AA muhabirinin sorularını yanıtladı.

Tatar, 6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerden ders çıkarılması gerektiğini vurgulayarak, İstanbul'da birçok projeyi hayata geçirdiklerini belirtti.

Geçmişte meydana gelen depremlerin belirlenmesi ve tarihlenmesinde kullanılan paleosismoloji çalışmalarına değinen Tatar, "Bugün dünyanın en büyük paleosismoloji projesini yürütüyoruz." dedi.

- İstanbul depreminin zamanı ve büyüklüğüne ilişkin tahminler

Bazı uzmanların İstanbul'da olası bir depremin zamanı ve büyüklüğüne dair yaptığı tahminlere ilişkin değerlendirmesi sorulan Tatar, şu karşılığı verdi:

"Tabii ki yaşadığımız en büyük zorluklardan bir tanesi de bu aslında. Bu tür çalışmalarda sağlıklı ve güvenilir bilimsel veri çok önem taşıyor. Eğer elinizde sağlıklı, net veri olmadan konuşursanız yalnızca korku salarsınız."

Tatar, Marmara'da olası bir depreme yönelik uluslararası projeler ve kurumsal kapasiteyle birçok deprem gözlem istasyonu kurduklarını ve bölgenin çeşitli sensörlerle sürekli izlendiğini belirtti.

Ayrıca, Tatar bu verilerin anlık olarak değerlendirildiğini ve akademik destek aldıklarını ifade etti.

İstanbul'un Deprem Riski Yapay Zekayla Analiz Ediliyor

- Yapay zeka ile ön hasar ve kayıp tahmini

Deprem risklerinin değerlendirilmesinde yapay zeka kullanımına değinen Tatar, "Yapay zeka artık hayatımızın her alanına girdi. Bu nedenle dikkatli olsak da kullanmak zorundayız." dedi.

AFAD Deprem Ön Hasar ve Kayıp Tahmini Sistemi'nde (AFAD-RED) yapay zekadan yararlanıldığını belirten Tatar, bu yazılımın depreme ilişkin hasar ve kayıp tahmini yapabildiğini aktardı.

Tatar, "AFAD-RED sistemi ile üretilen raporlar size tahmini olarak kaç can kaybı yaşanacağını, yaralı sayısını, hasarlarla ilgili bilgileri, kritik üst yapıların, alt yapıların ayakta kalıp kalmamış olabileceğini öngörebiliyor." diye konuştu.

AFAD-RED uygulaması aracılığıyla senaryo depremleri oluşturup illere göndererek tatbikatlar yaptıklarını belirten Tatar, yapay zekanın müdahale ve iyileştirme süreçlerinde otomatik talimatlar ve kaynak yönetimi sağlayacak şekilde entegre edilmesini hedeflediklerini ekledi.

- Erken uyarı sistemleri

Japonya'da depremler sonrası hoparlörler ve anons sistemleri aracılığıyla yapılan uyarılar hakkında soru sorulduğunda, Tatar bu tür erken uyarı sistemlerinin dünya genelinde sınırlı sayıda ülkede uygulandığını ve Türkiye'de de benzer sistemlerin kullanılabileceğini belirtti.

6 Şubat depremlerinin ardından yeni teknolojiler geliştirilmesi gerektiğini vurgulayan Tatar, bu süreçte teknolojik inşaat tekniklerinin ve sosyolojik hazırlıkların önemine dikkat çekti.

Tatar'a, Nepal'de 25 Nisan 2015'teki depremden önce cep telefon hatlarında sismik aktivite nedeniyle kesinti yaşandığı belirtilerek, bu tür sismik olayların depremi önceden tespit etmek için kullanılıp kullanılamayacağı sorusuna ise "Depremin kesin zamanını ve yerini tahmin etmek mümkün değil. Ancak büyük bir deprem öncesinde yer kabuğunda bazı fiziksel değişiklikler olabilir. Nepal örneğinde de bu tür verilere dayanarak bazı sonuçlar elde edilmiştir." şeklinde yanıt verdi.

İstanbul'un Deprem Riski Yapay Zekayla Analiz Ediliyor0

- "Farkındalığı artırmak çok önemli"

İstanbul'da meydana gelecek bir depremde sirenlerin devreye girip girmeyeceğiyle ilgili soruyu yanıtlayan Tatar, bu konuda farkındalığın artırılması gerektiğini ve kullanıldığı zaman bu tarz uyarı sistemlerinin paniğe neden olabileceğini belirtti.

Tatar, "Bunun acı örneklerini yaşadık. Yani halen dün gibi aklımda benim. İzmir depreminde dahi, 2022 Ekim ayında yaşadığımız İzmir depreminde, sonrasında yaşadığımız birkaç küçük, 4,5-5 büyüklüğündeki, bu aralıktaki depremlerde bile ne yazık ki bulunduğu yerin 2. katından atlayıp da yaşamını yitiren arkadaşlarımız, öğrencilerimiz var." dedi.

 

- İstanbul'dan göç

Ağustos önceki yıllara göre 1,3 derece daha sıcak geçti Ağustos önceki yıllara göre 1,3 derece daha sıcak geçti

İstanbul’dan başka şehirlere göç eden vatandaşların endişeleri üzerine konuşan Tatar, bu korkuların tehlikeli olduğunu ve doğru bir afet hazırlığı yapılması gerektiğini vurguladı.

Tatar, "Sadece Marmara değil bütün Türkiye'yi hep beraber bu tür doğal afetlere karşı hazırlamak zorundayız." dedi.

Farkındalık olmadan afetlere hazırlanmanın mümkün olmadığını vurgulayan Tatar, İstanbul'da bazı binalarda site sakinlerinin izin vermemesi üzerine deprem riskine karşı ücretsiz sunulan hızlı tarama ile bina testinin yapılamadığını anımsattı.

Tatar, korkunun sorunları çözmeyeceğini ve riskleri iyi değerlendirerek güvenli yaşam kültürünün oluşturulması gerektiğini vurguladı.

Tatar, "Yani deprem olacak mı, deprem nerede olacak mı diye soru sormanın hiçbir anlamı yok. Ülkemizde bu gerçekle yaşamak zorundayız." diye konuştu.

İstanbul ve Marmara Bölgesi için yürütülen kentsel dönüşüm süreçlerinin önemine değinen Tatar, bu süreçlerin desteklenmesi gerektiğini belirtti. Özellikle 6 Şubat depremlerinde TOKİ tarafından yapılan binaların sağlamlığının gurur verici olduğunu ifade etti.

- Depreme hazırlık çalışmaları

Tatar, İstanbul ve çevresindeki yapay zeka simülasyonlarının ardından ulaşım sorunları ve afet yönetimi konusunda ne tür adımlar atıldığını anlattı.

Tatar, "AFAD sürekli bunu çalışıyor," diyerek, "Bu olayların afete dönüşmemesi için de bir kere öncelikle risk azaltma odaklı bir anlayışa sahip olmanız gerekiyor. Bu anlayışta sadece vatandaş değil, belediyelerimiz, yerel yönetimlerimiz, STK'larımız, üniversitelerimiz, kurumlarımızın hepsinin bu anlayışa sahip olması gerekiyor," şeklinde konuştu.

Marmara'nın sanayi açısından kritik bir bölge olduğunu belirten Tatar, "Marmara'da çok büyük bir sanayi var biliyorsunuz. Sadece ülkemizi değil, bütün dünyayı besleyen bir bölge orası. Özellikle depreme hazırlık anlamında bu kadar geniş bir sanayinin olduğu bölgede bizim önemsediğimiz konulardan bir tanesi de olası bir afet durumunda bölgedeki sanayi tesislerinin ayakta kalabilmesi." dedi.

AFAD'ın Marmara Bölgesi'nde iş sürekliliği planları hazırladığını vurgulayan Tatar, "Bu anlamda iş sürekliği plan dediğimiz şey, bir bölgede bir afet olduğunda o bölgedeki bütün sanayi tesislerinin üretiminin kesintiye uğramadan devam edebilmesini sağlayacak planlamaların yapılması" açıklamasını yaptı.

Ayrıca, Tatar Marmara Afet Risklerini Azaltma Daire Başkanlığı'nın kurulduğunu ve bu birimin İstanbul'da aktif olarak çalıştığını belirtti.

Editör: Akif Arslan