Kahramanmaraş’ta “Bize Plan Değil, Pilav Lazım” Diyen Elitler

MUSTAFA ALYAZ

AK Parti il ve ilçe yönetimlerinde kartlar yeniden dağıtıldı, ama asıl sorulması gereken şu: Bu değişim, gerçekten halkın taleplerini mi karşılayacak, yoksa eski düzenin yeni yüzlerle devamı mı?

Olacağı buydu. AK Parti  Kahramanmaraş İl ve İlçe Yönetimleri değişti. Gidenler, yerlerini yeni isimlere bıraktı, ama bu değişim hakikaten bir yenilenme mi, yoksa sadece eski yüzlerin yeniden sahneye çıkışı mı? Gidenlerin ardından, gelenlerin de partinin önceki dönemlerinde yer almış isimler olduğunu görünce, ister istemez soruyor insan: Ne kadar yenilik, ne kadar eski alışkanlık?

Özellikle Dulkadiroğlu İlçe Başkanı Ali Çam’a dikkat çekmek gerekiyor. Bir süre dinlenmeye çekilmişti, ama şimdi geri döndü. Peki bu dönüş, sadece geçmişin tekrarı mı olacak, yoksa yeni bir siyaset anlayışına kapı mı aralayacak?

Diğer taraftan, Onikişubat İlçe Başkanı Durdu Safa Kekeç… Geçmişini bilmiyorum, fakat partide nasıl bir iz bırakacağı büyük bir soru işareti. Ben tanışmadım, ziyaretine gitmedim; ancak giden dostlardan duyduğuma göre, iletişim konusunda kat etmesi gereken önemli yollar var. Onu bekleyen kritik sorular, büyük sınavlar var.

Ve Türkoğlu İlçe Başkanı Mehmet Ali Şen. Yıllardır tanıdığımız bir isim, ancak şimdi sahnenin en önünde. İlçe başkanlığı koltuğunda oturuyor ama işin özü şu: Halka gerçekten yakın durmazsa, bu koltukta fazla oturamayacak. Tepeden bakma lüksü yok artık. Halkın nabzını tutmak, onların dilinden konuşmak zorunda, yoksa bu sefer AK Parti, Türkoğlu’nda Yeniden Refah Partisi’ne kaptırdığı yönetimi geri almakta zorlanır.

Gelelim İl Başkanı M. Burak Gül’e. Kahramanmaraş Baro Başkanlığı döneminden beri tanıdığım, dürüstlüğüyle bilinen biri. Yanlışa asla prim vermez, doğrunun peşinden gider. Bu da onu diğerlerinden ayıran en büyük özellik. Üstelik istişareye açık, araştırmacı bir yapısı var. Sorun olduğunda hemen harekete geçen, derinlemesine araştıran ve ardından doğru çözümü uygulayan biri. Ama siyasette doğrular kadar önemli olan bir şey daha var: İletişim. Bu konuda da oldukça güçlü. Avukat kimliğinin de bunda payı büyük, olayları anlamak ve çözüm üretmek konusunda dikkatli ve titiz çalışıyor. Ancak Kahramanmaraş’ta, “Bize plan değil, pilav lazım” diyen elitlerle nasıl baş eder, işte orası bilinmez.

M. Burak Gül’ün en büyük avantajı, Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel ile uyumu. İki ismin sırt sırta verip çalıştığını biliyoruz. Birlikte hareket ettikleri sürece büyük bir sorun yaşamazlar diye düşünüyorum. Ama unutmamaları gereken bir şey var: Gerilim, her an yükseliyor. Deprem sonrası Kahramanmaraş’ta hantal yapının hâlâ iş başında olması, işler bilinirken iş bilmezlerin hâkimiyeti, halkın sabrını zorluyor. İş bilmeyenlerin sesi, iş bilenlerin üzerini örtüyor.

Bu arada, bölgenin en etkin ilçe belediyesi şu an Dulkadiroğlu Belediyesi. Özellikle Boyalı Güreşleri’nin yapıldığı günün efsaneleşmesi, bölgede halkının ilgisini çekmiş durumda. Büyükşehir ile olan güçlü bağı ise, belediyeyi daha da etkili kılıyor. Bu bağ, Büyükşehir Meclisi’ndeki kritik kararları etkileyebilir.

Tabii şimdi Kahramanmaraş’ın bir diğer kabusu kapıda: Kış ayları ve beraberinde gelen sel felaketleri. Alt yapı çalışmaları sürüyor, ama bu yıllar sürecek bir mücadele. Özellikle KASKİ’nin su şebekesi yenileme çalışmaları dikkat çekici. Ancak burada ihale süreçlerinin şeffaflık kazanması şart. Aslında sadece KASKİ değil, tüm kurumların daha şeffaf olması gerekiyor. Şehrin ayağa kalkması için bu ihalelerdeki dolambaçlı yollardan vazgeçmek gerek. Artık antik kuntik işlerle Kahramanmaraş’ın geleceği çalınmamalı.

Unutmayın, Kahramanmaraş’ta fısıldanan bir kelime, Ankara’da en az 100 kelimeye dönüşür. Ve biz burada sadece kelimeleri değil, sonuçları konuşacağız.

Kahramanmaraş’ta siyaset sahnesinde kimin gerçekten halkı düşündüğü, kimin ise sadece koltuğunu sağlamlaştırmak peşinde olduğu gün gibi ortada…

“Bize plan değil, pilav lazım” diyen elitler, şehrin gelişimine set çekerken;

Belediye başkanları ve milletvekilleri bu çıkarcı zihniyete ne kadar karşı koyabilecek?

Halkın acil çözümler beklediği bu dönemde, plansızlığın ve günü kurtarma siyasetinin bedelini kim ödeyecek?

https://www.aturkiye.com/