İlim Ve Eğitim, Ahlakla Yücelir
Aziz Müminler!
Okuduğum ayet-i kerimede Hz. İbrâhim ve Hz. İsmâil Cenâb-ı Hakk’a şöyle niyazda bulunmuştur: “Rabbimiz! İçlerinden onlara bir peygamber gönder; onlara ayetlerini okusun, kitabı ve hikmeti öğretsin ve onları her türlü kötülükten arındırsın. Şüphesiz, sen mutlak güç sahibisin, hüküm ve hikmet sahibisin.”[1]
Okuduğum hadis-i şerifte ise Peygamber Efendimiz (s.a.s) şöyle buyurmuştur: “Kim ilim için yola çıkarsa Allah ona cennete giden yolu kolaylaştırır. Melekler, ilim tahsil edenler üzerine kanatlarını gerer...”[2]
Muhterem Müslümanlar!
Yüce dinimiz İslam, kadın erkek her Müslümana ilim tahsil etmeyi asli bir vazife olarak yüklemiştir. Cenâb-ı Hak, اِقْرَأْ بِاسْمِ رَبِّكَ الَّذ۪ي خَلَقَۚ “Yaratan Rabbinin adıyla oku!”[3] buyurmuş, Allah adına ve O’nun rızası doğrultusunda okuyup öğrenmeyi bizlere emretmiştir. Sevgili Peygamberimiz (s.a.s), ilim yolunda olanları övmüş, fayda vermeyen ilimden Allah’a sığınmıştır.[4] Zira insan; kendini, Rabbini ve çevresini ilimle tanır. Yaratılış gayesini bilgiyle öğrenir. Ahlak ve fazileti, iyilik ve takvayı eğitimle kuşanır. Hakkı batıldan, hayrı şerden, doğruyu yanlıştan hikmetle ayırır.
Kıymetli Müminler!
Rabbimizin güzel isimlerinden biri de “el-Alîm”dir. O, ilmin bizatihi kaynağıdır; verdiği akıl, indirdiği kitaplar ve gönderdiği peygamberler ile insanlara bilmediklerini öğretendir. Dolayısıyla ilim; vahiyle yoğrulur, nebevi ahlakla süslenir, insanlığın hayrına kullanılırsa gerçek anlamına kavuşur. Kişiyi dünyada huzur ve mutluluğa, ahirette ebedi nimetlere ulaştırır. Hakikati öğrenen ve öğreten konumunda olan mümin ise; Kur’an ile aklı, sünnet ile hayatı, İslam ile insanlığı buluşturabildiği ölçüde sorumluluğunu yerine getirmiş olur.
Değerli Müslümanlar!
İlim ve eğitim sadece bilgi yüklenmek değildir. İlmin ve eğitimin, talim ve terbiyenin amacı, güzel ahlaktır, sâlih ameldir. İyi insan yetiştirmektir. Topluma ve insanlığa faydalı olmaktır. Herkesin huzur içinde yaşayabileceği bir dünya inşa etmektir. Şayet, ilim ve eğitim; irfanla buluşur, ahlakla yücelirse kötüler ve kötülükler toplumda yer bulamaz. Şiddetin yerine şefkat, nefretin yerine merhamet hâkim olur. İlim ve eğitim, bilim ve teknoloji, şahsi çıkar ve ihtiraslar için kullanılır ise, insani ve ahlaki değerler hiçe sayılır. Bugün Gazze’de ve dünyanın pek çok yerinde olduğu gibi korkunç silahlar ve bombalarla benzeri görülmemiş soykırım ve katliamlar yaşanır.
Aziz Müslümanlar!
Önümüzdeki Pazartesi günü milyonlarca çocuğumuz okullarıyla buluşacak. Okullar, çocuklarımızın kimlik ve karakter gelişiminde, talim ve terbiyesinde önemli bir yere sahip olan kurumlarımızdandır. Öğretmenlerimiz ise çocuklarımızı; ilimle, imanla, güzel ahlakla, doğru ve sahih bilgi ile buluşturan, geleceğimizi inşa eden müstesna şahsiyetlerdir. Öğretmenlik, Allah Resûlü (s.a.s)’in övdüğü bir meslektir. Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.s), إِنَّمَا بُعِثْتُ مُعَلِّماً “Ben, bir öğretmen olarak gönderildim.”[5] hadisiyle, öğretmenliğin önemini bizlere hatırlatmıştır. Çocuklarımızı ve gençlerimizi, milletine ve insanlığa faydalı bir nesil olarak yetiştirmek, ortak sorumluluğumuzdur. Geliniz, göz aydınlığı yavrularımızın akademik başarıları için çaba gösterdiğimiz gibi, ebedi kurtuluşları için de gayret edelim. Unutmayalım ki, zamanın şartlarına göre iyi bir eğitim almış, güzel ahlakla yetiştirilmiş bir nesil; en büyük kazancımız, en sarsılmaz gücümüz olacaktır.
Değerli Müminler!
Önümüzdeki Pazartesi günü aynı zamanda Diyanet İşleri Başkanlığımıza bağlı 4-6 yaş grubu Kur’an kurslarımız, eğitim-öğretime başlıyor. Bu sene, 16 Eylül’de başlayacak olan 7-10 yaş grubu, ihtiyaç odaklı ve uzaktan eğitim kurslarımıza da kayıtlarımız devam etmektedir. Çocuklarımızı, gençlerimizi, kadın erkek her yaştan insanımızı Kur’an kurslarımıza ve camilerimize bekliyoruz. Konuyla ilgili detaylı bilgiyi il ve ilçe müftülüklerimizden alabilirsiniz.
Bu vesileyle yeni eğitim-öğretim döneminin öğrencilerimize, öğretmenlerimize, Kur’an kursu öğreticilerimize, ailelerimize ve aziz milletimize hayırlı olmasını Yüce Rabbimden niyaz ediyorum.
Hutbemi, Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in şu duasıyla bitiriyorum: “Allah’ım! Bana öğrettiklerinle beni faydalandır. Fayda verecek ilmi bana öğret ve ilmimi artır.”[6]
[1] Bakara, 2/129.
[2] Tirmizî, İlim, 19.
[3] Alak, 96/1.
[4] Müslim, Zikir, 73.
[5] Dârimî, Mukaddime, 32.
[6] Tirmizî, Deavât 128.
Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü