Hacı Ali GÜNEÇIKAN
Ramazan ayı, paylaşma ve dayanışmanın en yoğun hissedildiği zamanlardan biridir. Ancak Kahramanmaraş’ta ekmeğe yapılan %25’lik zam, bu manevi atmosferi gölgelemiş durumda. 210 gram somun ekmeğin fiyatı 10 TL’den 12,50 TL’ye yükseldi. Bu zam, özellikle deprem sonrası toparlanmaya çalışan dar gelirli aileler için büyük bir yük oluştururken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Ramazan ayında zam yapılmayacak” çağrısına rağmen gerçekleşmesiyle de tepki çekiyor.
Gıda fiyatları zaten yüksekken ekmeğe yapılan bu zam, birçok aile için sofradaki diğer kalemleri kısmak anlamına geliyor. “Ramazan’da zam olmayacak” sözüne güvenen vatandaşlar, şimdi ekmeği bile hesap ederek almak zorunda kalıyor. Kahramanmaraşlılar, valiliğin bu duruma müdahale etmesini ve en azından Ramazan sonuna kadar fiyat artışının durdurulmasını istiyor.
Örnekler ortada: Elazığ’da valilik ekmek zammını engelledi, Malatya’da fırıncılar Ramazan boyunca zam yapmayacaklarını açıkladı. Peki, Kahramanmaraş’ta neden aynı hassasiyet gösterilmiyor? “Başka illerde zam erteleniyorsa bizde neden yapılıyor?” sorusu, halkın valilikten yanıt beklediği en kritik nokta.
Elbette işin bir de üretici boyutu var. Fırıncılar artan maliyetlerden şikâyetçi. Un, maya, elektrik ve doğal gaz fiyatlarındaki yükselişin kendilerini zorladığını söylüyorlar. Ancak burada bir denge meselesi var: Gıda gibi temel ürünlerde tüm yükü vatandaşa yıkmak ne kadar doğru? Kahramanmaraş özelinde ise durum biraz daha karmaşık. Şehrimizde fırıncılar zam talebini resmi kanallardan iletip onay aldıktan sonra satışa başlıyorlar. Valiliğin bu onay sürecinde rolü, ilgili komisyonda yer alarak fiyatı dengeleme yönünde tavır almak olabilir. Eğer valilik, “Ramazan ayında zam yapılmaması” yönünde bir prensip kararı alsaydı, belki de fiyat artışı ya hiç onaylanmayacak ya da Ramazan sonrasına ertelenecekti.
Devletin ve yerel yönetimlerin bu noktada devreye girerek hem esnafı hem de halkı koruyacak çözümler üretmesi gerekiyor. Örneğin, bazı belediyeler ekmek üreticilerine destek vererek zamları erteleyebiliyor veya fiyatları sübvanse edebiliyor. Kahramanmaraş Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi, benzer bir çözüm geliştirebilir mi?
Büyükşehir Belediyesi’nin Halk Ekmek projesi, zam karşısında önemli bir alternatif olarak öne çıkıyor. Ancak Ramazan ayıyla birlikte halk ekmek büfeleri önünde uzayan kuyruklar gösteriyor ki mevcut üretim kapasitesi talebi karşılamakta zorlanıyor. Belediye, ekmek üretimini artırarak daha fazla noktada satış yapmalı ve vatandaşın zam karşısındaki en büyük dayanağını güçlendirmelidir.
Ekmek, yalnızca bir gıda maddesi değil, toplumun en temel ihtiyacı ve dayanışmanın simgesidir. Ramazan ayında yapılan bu zam, halkı daha da zor durumda bırakmıştır. Kahramanmaraş Valiliği ve belediye, ya zam kararını gözden geçirmeli ya da halk ekmek gibi alternatiflerle dar gelirliyi koruyacak adımlar atmalıdır.
Ramazan, paylaşmanın ve dayanışmanın ayıdır. Yetkililerden beklenti, bu manevi atmosferi bozmadan halkın yanında durmalarıdır.
Ramazan’ın bereketini zedelemeyin!
