ABDULLAH ŞANLIDAĞ
Bundan 10 yıl evvel bir makalemde, “bir başkadır Maraş’ta Ramazan sokakları” demiştim. Kalbim sızlıyor, yine öyle söylemek isterdim ama Ramazan davuluna, çocukların şenliğine tanıklık edecek sokak kalmadı. Kahramanmaraş’ın üzerinden 6 Şubat depremi bir silindir gibi geçti.
Şimdi bu şehir yeniden imar ve inşa ediliyor. Buram buram tarih kokan kentin silueti yenileniyor. Devam edelim.
Evveli Rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennem ateşinden kurtuluş olan Ramazan ayına, şurada ne kaldı ki? Kahramanmaraş’ın Ramazan Sokağı yok. Lakin o gönüller dipdiri ayakta. Kahramanmaraş, Akdeniz Bölgesi’nde yer alan ve Akdeniz’in incisi olan, 14.327 km² yüzölçümü ve 1.002.384 nüfusu ile şairin ve şiirin başkentidir.
Yukarıdaki rakamların deprem öncesine ait olduğunu belirtmeliyim.
Seyyahı Evliya Çelebi, Seyahatnamesinde Maraş halkı için, “kelimatları lisan-ı Türkidir ve ekseriya halkı Türkmen’dir” der. Efendim, Kahramanmaraş’ta Türkiye’nin 4. büyük camisi Abdulhamidhan ve diğer camilerimizde Ramazan için hazırlıklar tamamlandı, özellikle Abdulhamidhan Camii’nde, Suriyeli misafirler için “kardeşlik sofrası” kuruluyor. Şehrin birçok mabedi depremde yıkıldığı için, bu Ramazan’da ibadet edilecek cami sayısı sınırlı.
Başta Büyükşehir Belediyesi olmak üzere Onikişubat ve Dulkadiroğlu Belediyesi ile STK’lar Ramazan’da hem kültürel etkinliklerine devam ediyor, hem de aş evleriyle fakir fukaranın yanında yer alarak, Ramazanı en iyi şekilde değerlendirmenin gayreti içinde olacaklar.
Kentin her tarafında güzel, sakin bir hava hakim. Akşamları bütün camileri cıvıl cıvıl dolduran çocuklar olmayacak ama gençler ve onların büyükleri güzel bir ramazan ayı geçirmenin ve huşu ile teravih namazı kılmanın çabası içerisindeler. Camilerde sabah ve ikindi namazlarının akabinde hatim okunacak, yine tarihi mescidlerde teravih namazları da hatim ile kılınacak. Depremden önce bütün camilerimizde kadınlar için ayrılmış özel mekânlar vardı ve buralarda teravih namazlarını eda ederlerdi. Bir süre daha kadınlarımız sabırlı olacaklar, câmiler yeniden inşa edilinceye kadar evlerinde kılacaklar namazı.
Efendim; asayiş yönünden de ilimiz gayet iyi noktada, anlayacağınız asayiş berkemal. Bundan on yıl evvel Ramazan ayında oluşturulan Ramazan Sokağı’nda Kur’an-ı Kerim tilaveti, Türk Tasavvuf Musikisi, tiyatro, gölge oyunu, sema gösterisi, ramazan sohbetleri ve şiir dinletisi gibi çeşitli etkinlikler düzenlenmişti. Mobil tırla ilçelere dahi Ramazan kumanyası dağıtılmıştı.
Yine bir Ramazan ayı arifesindeyiz. İslam coğrafyasındaki manzaranın çok da iç açıcı olduğunu söyleyemeyiz. 10 yıl önce yazmış olduğum makalede, Müslümanların Ramazan ayına yine gözyaşı içerisinde girdiklerini söylemiştim. Aradan on yıl geçti, maalesef değişen bir şey yok. Baskı, şiddet, terör, sürgün, göç ve mülteci sorunu hâlâ devam ediyor. İsrail terör devleti Gazze halkını perişan etti, şehrin her tarafını bombaladı. Amerika’nın yeni tağutu Trump, Gazze halkının tehcirinden bahsediyor.
Filistin toprakları Filistin halkınındır.
Yüce Rabbim, bu Ramazan ayının hürmetine bizlere akıl, fikir, şuur ve uyanıklık versin. İslâm dünyası vahdet sağlarsa, terör devleti İsrail’in ve Amerika’nın hiçbir hükmü yoktur. Arındırsın, uyandırsın bizi Ramazan.
www.yeniakit.com.tr